Prof. Dr. Naci Görür, panelde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin deprem riski altında olduğunu ve bu riskin sürekli olarak devam edeceğini belirtti. Levha sınırlarının doğal bir süreç olduğunu ve bunun durdurulamayacağını ifade eden Görür, depremin insanlık için bir yaşam döngüsü olduğunu dile getirdi.
Özellikle Marmara bölgesinde olası bir depremin ciddi ekonomik ve siyasi sonuçları olabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Görür, bu bölgenin Türkiye'nin ekonomisinin büyük bir kısmını oluşturduğunu vurguladı. Eğer bir deprem meydana gelirse, Marmara bölgesindeki çöküşün Türkiye'nin genelini etkileyebileceğini ve ülkenin ekonomik ve siyasi özgürlüğünü tehlikeye atabileceğini ifade etti.
Görür, konuşmasında toplumsal sorumluluğa vurgu yaparak, herkesin depremle ilgili bilinçlenmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca, yerel yönetimlerin kentsel dönüşüm konusunda daha etkin çalışmalar yapması gerektiğini ve bu konuda halkı bilinçlendirmelerinin önemine değindi.
Depremin sadece binaları değil, çevreyi de olumsuz etkileyebileceğine dikkat çeken Görür, çevre kirliliğinin depremin etkilerini artırabileceğini ve uzun vadede sağlık sorunlarına yol açabileceğini vurguladı. Bu nedenle, çevre kirliliğine neden olabilecek unsurların şimdiden önlenmesi gerektiğini ifade etti.
Panelde yapılan konuşmalar, depremin ciddiyeti ve olası sonuçları konusunda toplumu bilinçlendirme adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Prof. Dr. Naci Görür'ün uyarıları, Türkiye'nin deprem gerçeğiyle yüzleşme ve gerekli önlemleri alma çağrısını bir kez daha hatırlatıyor.